VEGAPULS 6X Radar Sensör Üzerine Röportaj

VEGAPULS 6X ile VEGA radarı yeniden tasarladı. Sonuç, akla gelebilecek her türlü seviye uygulamasında kullanabilen yeni bir radar sensör oldu. Uygulayıcıların birçok cihazın arasından doğru cihazı aradığı günler geçmişte kaldı. Vega, VEGAPULS 6X ile seviye ölçümünde çığır açmış oldu.  

VEGAPULS 6X’in çığır açan özellikleri üzerine bir röportaj gerçekleştirdiğimiz Vega Türkiye Pazarlama ve İthalat Sorumlusu Emrecan Şahin , seviye ölçümü için başta doğru cihaz seçimi aşamasında yaşanan karmaşıklığın bu ürün ile ortadan kaldırıldığının altını çiziyor. Cihazın geliştirilme sürecine en başından beri katılmış olan Ürün Yöneticisi Florian Burgert bu konuda şunları söylüyor: “Neticede önemli olan cihazın kendisi değil, uygulayıcıların kendi proseslerinde o cihazla nelere erişebileceğidir. Uygulayıcının seçtiği sensör, onu yalnızca hedefe hızla ulaştırmakla kalmamalı, aynı zamanda en iyi çözümü kullandığından emin olmasını da sağlamalıdır. Günlük rutin işlerde fark yaratan şey budur.” 

• Uygun ürün seçimi aşamasında birçok parametre dikkate alınır ve kullanıcı bu aşamada çoğu kez kararsız kalır. VEGAPULS 6X bu aşamada neler sağlıyor?

Uygun bir radar seviye sensörü arayışına girildiğinde ortaya çıkan klasik sorular, somut duruma en uygun frekansın hangisi olduğu ile başlar. 26 GHz mi? Yoksa 80 GHz mi? Ya da en iyisi 6 GHz mi? Arkasından, ölçülecek malzemenin ölçümü etkilemesi muhtemel olan özellikleri ve ölçüm noktasındaki koşullara ilişkin düşünceler sökün eder. Bu kadarla da bitmez. Sıcaklık aralıkları ya da agresif malzemeler hakkındaki soruların da cevaplandırılması gerekir. Standart bir proses bağlantısı yeterli olacak mıdır yoksa en yüksek gereksinimler için çok özel malzemeler daha iyi bir seçim midir? Ne de olsa, zorlu veya kuşkulu durumları garantiye almak için baştan hazırlıklı olmak gerekmez mi? Sensörün yüksek seviyeler ölçeceği veya gün be gün kötü hava şartlarında çalışması gerektiği de ek bir azami dikkat sarf ettirmez mi? 

Üzerinde düşünülmesi ve bir karara varılması gereken bu ve benzeri birçok sorunun da gösterdiği gibi, seçim yapmak, karar vermek tam bir eziyete dönüşebilir. Müşteriler genellikle çok sayıda radar sensör arasından birini seçmek zorundadır. Ayrıca uygulama alanları gittikçe çok katmanlı bir hale geldiğinden ve süreçler gün geçtikçe karmaşıklaştığından dolayı sunulan sensörlerin çeşitliliği de göz önüne alındığında–, sensör piyasasını titizlikle taramak gerekir. Güvenilir ölçüm sonuçları alabilmek ve yüksek maliyetli yanlış yatırımları önlemek için, geniş bir bilgi ve tecrübe dağarcığına sahip olmak kaçınılmazdır.

Aslında öncelikle Vega’nın uzmanlığından ve 30 yıllık başarı hikayesinden bahsedelim dilerseniz öncelikle…

Bugünün radar seviye ölçüm teknolojilerinde dünya pazarlarının lideri olan VEGA’nın başarı
hikayesi 30 yıl önce başladı. Hikaye, dünya çapında ilk iki iletkenli radar sensörün üretimine,
sıvılar için ilk 80 GHz frekanslı radar sensörü piyasaya süren üretici olmaya kadar gerilere
uzanıyor. VEGA’nın ölçüm cihazları o zamanda bu yana kimya, enerji, gıda, petrol ve gaz
sanayileri başta olmak üzere birçok branşta 1 milyonun üzerinde uygulamada kullanılıyor. Şirket
her yeni nesil radar sensör ile yeni standartlar ve yeni özellikler yarattı; ürünlerini daima daha
güvenilir, daha hassas, daha dayanıklı ve daha esnek yaparak ileri götürdü. Ve odak
noktasında daima sensörlerin üstün kalitesi bulunuyordu.

• VEGAPULS 6X ile gelen dört kademeli ve çok yönlü emniyet neler sağlıyor?

VEGAPULS 6X önemli teknolojik yenilikler sunuyor. Sensör, geniş kapsamlı bir emniyet konsepti ile donatıldı. Sensörün fonksiyonel emniyeti, ilgili Güvenlik Bütünlüğü Seviyesinin gerekliliklerini karşılar. Sertifikalı VEGAPULS 6X, sıradışı SIL rakamlarına sahiptir ve güvenliğin ön plana çıktığı uygulamaların risklerini en aza indirmek için gerekli işletim emniyetini sunar. Ön plana çıkan diğer bir merkezi konu da, önemi gitgide artan “siber güvenlik”tir. VEGAPULS 6X, bu bağlamda IEC 62443 standardının iletişim ve giriş kontrollerinin güvenilirliğine getirdiği sıkı gereklilikleri yerine getirir. Böylece prosesin kontrol sistemine kadar uzanan bütünsel güvenliği sağlanmış olur.

Kapsamlı emniyet donanımının üçüncü ayağı, kendi kendine tanı koyma sistemidir. Bu sistem,
sensörün emniyet fonksiyonlarının bozulup bozulmadığını kesintisiz bir şekilde algılar ve bu
şekilde sensörün süreklilikle kullanılabilirliğine ve gösterdiği performansa önemli bir katkı
sağlar.

Bu önemli özelliklerin arkasında, VEGA’nın doğrudan kendi geliştirdiği ikinci nesil bir radar çip
yatar. Piyasada bulunan çiplerin hiçbiri tüm bu talepleri yerine getirmediğinden, işin başına
VEGA’nın Araştırma ve Geliştirme ekibi geçti ve yepyeni bir çip tasarladı. VEGA Ürün
Sorumlusu Jürgen Skowaisa ortaya çıkan ürünü şöyle değerlendiriyor: “Sonuç, otuz yıllık radar
deneyimimizin bir özeti gibi. Kapsamı ve neleri başardığı göz önüne alındığında, çipin dünya
çapında bir benzeri daha yok.” Son derece düşük enerji tüketimi, yüksek hassasiyeti,
ölçeklendirilebilen yapısı ve üniversel kullanımı çipin benzersiz özellikleridir. Anten sistemi ve
çip herhangi bir kabloya gerek olmadan birbirine doğrudan bağlanabilir.

• VEGAPULS 6X geliştirilme aşamasında göz önüne alınan etkenler nelerdi?

VEGA Radar Ekibi, önemli teknolojik özelliklere ek olarak işin en başından itibaren ürün tasarımının çok ötesine geçen sorularla da ilgilendi. Bu sorulardan bazıları şunlardı: Geliştirilen teknoloji uzun vadede bu teknolojiyi kullanan insanlara ne şekilde etki eder? Bu insanların yaptığı işler nasıl daha basitleştirilebilir? Sanayinin gelecekteki hedefleri bu teknolojiyi kullanarak ile nasıl dönüştürülebilir veya yeniden gerçekleştirilebilir? 

Temel alınan bu yeni yaklaşım, gerekli ilhamı verdi ve VEGAPULS 6X yepyeni ve farklı bir cihaz olarak geliştirildi. Kullanıcıların ve onların proses koşullarının merkeze alınmasıyla, farklı bir bakış açısıyla faklı alanlara odaklanıldı. Bunların arasında örneğin basınç öğesi gibi kullanım sırasında dikkate alınması gereken zorluklar, sürekli daha da verimli olma beklentisi, karmaşık kontrol yöntemleri ve zaman baskısı gibi olgular bulunuyordu.

• Proses etkenlerinin seviye ölçüm ekipmanına etkisi kullanıcıda ne tür kaygılar yaratır? Çığır açan VEGAPULS 6X bu konuda neler sağlıyor?

Seviye sensörlerinin görevi, uygulayıcılara endüstriyel proseslerinde kolaylık sağlamak ve destek sunmaktır. Ancak sensörler genellikle proseslerin kontrollerini sağlar ve prosesleri daha verimli hale getirirken, prensip olarak kolay kullanılırlıklarının arkasında karmaşık bir seçim süreci yatmaktadır ki, bu da sensörün kullanımını zorlaştırmaktadır. VEGA, buradan yola çıkarak VEGAPULS 6X’e ulaştı. Ürün Yöneticisi Jürgen Skowaisa bunu yalnızca üç kelime ile şöyle ifade ediyor: “Maksimum bir yalınlık.” Bu konuda bir karşılaştırma yapıyor: “Şimdiye dek bir uygulama için birçok sensör söz konusu olabiliyordu, bugün ise VEGAPULS 6X ile tüm uygulamalar için tek bir sensör söz konusu.” Devreye alım işlemlerinin yalnızca birkaç tıklama veya birkaç temel veri ile yapılabildiğini, işlemlerin minimum düzeyde olduğunu belirtiyor ve ekliyor: “Müşterilerimiz sensörlerin ayarlarını en küçük detayına kadar fabrika çıkışlı olarak sipariş verebilir, sensör eline ulaştığında ise sadece sensörün kullanılacağı yere montajı ve bağlantısını yapması yeterli olacaktır. Bundan daha kolayı mümkün değil.”

• Geliştirmenin getirdiği 4 önemli yeniliği sizden dinleyebilir miyiz?

VEGA, VEGAPULS 6X ile radar ölçüm teknolojisini dört önemli yenilikle genişletti: Daha fazla emniyet ve kendi kendine tanı koyma sistemi; yepyeni bir radar çipi teknolojisi; uygulamalarda yeni olanaklar; daha kolay kullanım. Jürgen Skowaisa sözlerini şu şekilde bitiriyor: “Ayrıca bu teknoloji ile bugün son derece yüksek bir standart yakaladık. Ancak buradaki püf noktası emniyetli fonksiyonlar değil; bu püf noktası, artık riskin yanlış seçilen bir sensörden kaynaklanmasıdır. VEGAPULS 6X’in yeni yöntemi ile VEGA her bir uygulama için doğru sensör modelini %99 oranında bir güvenilirlikle sunuyor, geriye kalan %1’lik özel uygulamalar içinse, deneyimli uygulama teknisyenlerimiz daima yanınızdadır. Uygulayıcıların artık teknoloji, frekans veya cihaz modelleri hakkında düşünmesine gerek kalmadı, ölçümler sorunsuzca işlemektedir.”