Dünyanın dört bir yanındaki fabrikalar, müşteri taleplerini karşılamanın yanı sıra kısalan ürün kullanım ömürleri ve iş gücü yetersizliği sorunlarıyla başa çıkabilmek için çok sayıda ürün çeşidiyle düşük hacimli üretim konseptini hayata taşıyor. Üretici şirketler hızlı üretim hattı dönüşümleri ve düzen değişimleri durumlarında esnekliği korumak durumunda.
İnsanlarla aynı ortamda güvenli şekilde çalışabilen kolaboratif robotlar esnek üretimi koruma ve rekabet avantajı sağlama açısından önemli rol üstleniyorlar. Klasik endüstriyel robotların Endüstri 4.0 gereksinimleri doğrultusunda evrilmesi, yeni nesil "kobotların" daha yaygın şekilde kullanılmasını beraberinde getiriyor. Kolaboratif robotlar, maksimum üretim hızının aksine esnekliğin kilit rol oynadığı uygulamalarda en üst seviyede kullanıcı dostu yazılım araçları ve günümüzde makine görsel denetim sistemleri, konum olanakları ve depo sistemleriyle entegrasyon sağlayan entegre sensör fonksiyonlarıyla robot pazarındaki boşluğu dolduruyor.
Kolaboratif robotlar ağır yüklerin altından kalkıyor
Kolaboratif robotlar gün geçtikçe daha güçlü hale geliyor. Örneğin Omron Techman TM14M robot hafif yapısına rağmen 14 kg'a kadar ağırlıkları kaldırabiliyor. Robotlar ve insanlar arasındaki etkileşimi belirleyen ISO 10218 emniyet standardıyla uyumlu olan endüstriyel kolaboratif robotlar, kaldırma kapasiteleri sayesinde şimdi üretim ve lojistik ortamlarında gerçek birer ekip üyesi haline geliyorlar. Bu durum, insanlar ve makineler arasında gerçek uyum ve iş birliği sağlayarak bu yenilikçi anlayışı fabrikalar için anlamlı hale getiriyor.
Kolaboratif robotlar; üretim, test, kalite kontrol, paketleme ve paletlemenin yanı sıra tesis içi lojistik gibi geniş bir uygulama yelpazesinde kullanılabiliyor. Örneğin, bu robotlar, hassaslık ve tekrarlanabilirliğin büyük önem teşkil ettiği üretim kademelerinde çalışan insanlara destek olabiliyorlar. Yine bu robotlar, eş zamanlı kalite kontrol ile yapışkan madde ve sızdırmazlık bileşeni uygulayabiliyorlar. Tekrarlanabilirlik becerileri sayesinde karmaşık kalite testlerini de sorunsuz şekilde otomatik hale getirebiliyorlar. Ağır yükleri kaldırabilmeleri, bu robotların aynı zamanda emniyet güvenlik ekipmanlarıyla paletleyici olarak kullanılabilmesine imkan tanıyor.
Kolaboratif robotlar harekete geçiyor
Yeni nesil kolaboratif robotlar mobil robotlarla kolaylıkla entegre edilebiliyor. Son robotların daha hafif olmasının yanı sıra Omron LD otonom akıllı makinede olduğu gibi mobil robotlar üzerinde mobil platformlar inşa edebilme becerilerine sahip olmaları, bu iş birliğini daha kolay erişilebilir hale getiriyor. Kolaboratif robotlar artık makinelerin yeniden konumlandırılmasına, hat dönüşümlerine ve konveyörlere ihtiyaç duyulan esnek ve sürekli değişim halindeki üretim ortamının doğal bir parçası haline gelebiliyor.
Örneğin mobil robotlar üzerine monte edilen kolaboratif robotlar, yenilikçi lojistik çözümlerin bir parçası olabiliyor. Bu robotlar, ayrıca montaj istasyonları için alt montajlar ve ara ürünler sağlarken tamamlanan ürünlerin stoka veya kalite kontrol istasyonlarına yerleştirilmesini sağlayabiliyor. Kolaboratif robotlar bugün birçok bağımsız üretim sürecinde insanların ortaya koyduğu işleri verimli bir şekilde tamamlıyor ve iyileştiriyor.
Kolaboratif robotlar akıllanıyor
Kolaboratif robotlar üretim tesislerinde yenilik ve rekabetçiliğin hayata taşınmasında sadece bir başlangıç. Yüksek çok yönlülük, şimdiye kadar yalnızca standart robotlar tarafından gerçekleştirilebilen görevleri yerine getirmek dahil olmak üzere geniş kullanım olasılığına sahip olmaları ve tüm robotların yerel mühendislik ekibi tarafından kolayca yapılandırılabilmesi, kobotların sunduğu benzersiz avantajlar olarak göze çarpıyor. Örneğin tipik robotların ihtiyaç duyduğu güvenlik önlemlerini azaltan ve çok daha yüksek esneklik sağlayan daha kolay bir kurulumda böyle bir yatırımın geri dönüşü şaşırtıcı ölçüde olumlu olabilir. Bu nedenle, bu robotların toplam endüstriyel robot sayısındaki yüzdesinin artacağını öngörüsünün gerçekleşmesi şaşırtıcı olmayacaktır.
Bu karışıma bir de makine görsel denetim olanaklarını ve yapay zekayı eklersek olanaklar sınırsız hale gelir. Bir kolaboratif robot; totem eşleştirme, nesne konumlandırma, barkod tanımlama, renk ayırma ve diğer görsel denetim işlevlerini yerleşik olarak barındıran bir görsel denetim sistemine sahip olabilir. Robotu ve görevi el hareketlerinizle yönlendirebilir ve el hareketiyle yönlendirme fonksiyonu serbestlik derecesini farklı koşullara göre özgürce değiştirebilirsiniz.
Omron tarafından üretilen etkileşimli masa tenisi robotu Forpheus'u maç yaparken gördüyseniz yapay zekanın (AI) kolaboratif robotlarla bir araya gelmesinin ortaya çıkarabileceği olasılıkları tahmin edebilirsiniz. Forpheus, görsel denetim, robot ve yapay zekayı makine seviyesinde birleştirerek insan makine iş birliğinin güzel bir örneğini ortaya koyar. Robot, interaktif şekilde oyun oynayabilir ve pinpon toplarını 3 boyutlu uzayda insan görsel denetim sisteminin algıladığı şekilde algılar. Robot ayrıca karşısındaki oyuncuyu değerlendirir ve beceri seviyesini belirler. Böylece yüksek hızlı robot kol AI kontrolörüne uygun şekilde hareket eder ve örneğin smaçları öngörebilir.
Makine seviyesinde yapay zekanın görsel denetim sistemleri ve mobil kolaboratif robotlarla bir araya getirilmesi gelecekte yeni endüstriyel uygulamalar için daha heyecan verici olasılıklar ortaya çıkarmaktadır.
Gelecekte Omron'u neler bekliyor?
İnsanlarla birlikte çalışabilen kolaboratif robot kollar alanında hizmet veren şirket konumundaki Techman Robot Inc. ve Omron, kısa bir süre önce kolaboratif robotlar alanında stratejik iş birliği anlaşması imzaladı.
OMRON ve Techman; elektronik montajı, ürün testi ve denetimi gibi çok çeşitli uygulamalarda kullanılabilecek kolaboratif robotlar sağlayacaktır. Bu robotlar, otomotiv ve elektronik sektöründeki müşteriler ve çok çeşitli üretim sektörlerinde çeşitli malzeme işleme operasyonları için "esnek üretim" sağlamakla birlikte üretim hatlarının üretkenliğini ve üretim kalitesini artıracak ve insanlar ile robotların uyum içinde çalıştıkları yenilikçi bir üretim ortamını hayata taşıyacaktır.
OMRON İnsanlarla Makinelerin Uyumunu Hızlandıran TM Serisi Kolaboratif Robotları Piyasaya Sürüyor
OMRON Corp. (Merkezi: Shimogyo-Ku, Kyoto. Başkan ve CEO: Yoshihito Yamada) insanların ve makinelerin uyum içinde çalıştığı yenilikçi bir üretim ortamı yaratmak için TM serisi kolaboratif robot ailesinin küresel lansman duyurusunu yaptı. Çeşitli görsel denetim işlevleri ve basit, sezgisel programlama ortamı sunan TM kolaboratif robotlarıyla OMRON, insanlar ve makinelerin birlikte emniyetli, esnek ve kolaboratif üretim gerçekleştirmesini sağlıyor.
Değişen tüketici trendleri ürün kullanım ömürlerini kısaltmaya devam ederken üreticiler, sık ürün değişimlerinin gereksinimlerini karşılayabilen üretim hatlarına ihtiyaç duyuyor. Buna ek olarak, iş gücü eksikliğinin bir gerçeklik halini almasıyla üreticiler, daha basit ve monoton görevleri otomasyona devretmeye ve insanların daha yaratıcı işlere odaklandıkları çalışma ortamları yaratmaya çabalıyor.
OMRON TM serisi seçme, paketleme ve vidalama gibi geleneksel olarak insanlar tarafından gerçekleştirilen ve otomasyonu zor uygulamaların otomasyonu için kurulumu kolay ve benzersiz bir robot çözümü sunuyor. TM serisinin lansmanı dahilinde Omron, pazar lideri LD serisi otonom mobil robotuyla sorunsuz entegrasyon sağlayan "mobil uyumlu" modelini piyasaya sürdü. Bu sayede kullanıcılar, seçme ve bir tepsiye veya konteynere yerleştirme gibi daha karmaşık görevlerin otomasyonunu sağlayabiliyor ve esnek üretim için üretim proseslerini otonom mobil robotlar aracılığıyla bağlantılı hale getirebiliyor.
OMRON TM serisi dahilinde aşağıdaki özelliklerin kombinasyonlarını barındıran 12 robotu piyasaya sunuyor.
•Kol uzunluğu: 900 mm, 1100 mm, 1300 mm
•Taşıma kapasitesi: 4 kg, 6 kg, 12 kg, 14 kg
•Güç kaynağı: AC, DC
•SEMI S2 Emniyet Kılavuzuna uygun ya da uygun olmayan
TM Serisi Kolaboratif Robotların Üç Temel Özelliği
1.Sezgisel arayüz programlama için harcanan zamanı azaltır
Geleneksel endüstriyel robotlara göre daha düşük kurulum süresi sunar. Akış şeması temelli sezgisel programlama arayüzü ve kolay öğrenme özelliği sayesinde robot programlamacılığı hakkında deneyimi olsun olmasın herkes tarafından programlanabilir.
2.Entegre kol üstü görsel denetim sistemi kurul süresini azaltır
TM serisi dahili görsel denetim ve entegre aydınlatmaya sahiptir, böylece kullanıcı ürünleri daha geniş bir açıyla görebilir. Desen eşleme, barkod okuma ve renk tanıma gibi görüntü sistemleriyle donatılan bu robot sistemi denetim, ölçüm ve sıralama uygulamalarının doğrudan kurulumunu son derece kolay hale getiriyor.
3.Tüm insan-makine kolaboratif emniyet standartlarıyla uyum sağlayarak kurulum süresini azaltır
TM serisi insanlarla makinelerin iş birliği yapmasına olanak sağlayan tüm emniyet standartlarıyla uyumludur ve endüstriyel robotlar için geleneksel olarak ihtiyaç duyulan endüstriyel emniyet bariyerlerine gerek kalmadan insanların bulunduğu ortamlarda kullanılabilir ve bu sayede kurulum süresini önemli ölçüde azaltır.
(Endüstriyel robotlar için emniyet standardı ISO10218-1 ve kolaboratif endüstriyel robotlar için emniyet standardı ISO/TS15066 ile uyumludur)
Ürün serisine TM serisi kolaboratif robotu ekleyen OMRON, insanlar ve makinelerin birlikte emniyetli, esnek ve kolaboratif üretim gerçekleştirmesini sağlamaya devam ediyor ve insanlarla makinelerin uyum içinde üretime katıldığı yenilikçi bir üretim konsepti olan "yenilikçi Otomasyon" anlayışına hız veriyor.